İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Nafiz Karagözoğlu, en ölümcül kanser türlerinden olan pankreas kanserinden ölüm oranının, son 70 yılda 3 kat arttığını söyledi.
Karagözoğlu, beslenme alışkanlıkları dair uyardı.Pankreasın tahmini 15 cm uzunluğunda bir iç organ olduğunu kaydeden İç Hastalıkları Uzmanı Dr.Mustafa Nafiz Karagözoğlu, “Mide bağırsakların arkasında aşağı sırt ve bel omurlarının önünde yer alan Narin , sarımtrak, çekiç şekilli bir organdır. Misyonu edinilen gıdaların sindirilmesi ve kan şekerinin balansta tutmaktır” diye konuştu .
“Erkeklerde 2 Kat Fazla Görülür”
Pankreas kanserlerinin çoğunlukla 60 yaşından sonra görülse de 40 yaşının altında da görülebildiğini ifade eden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Nafiz Karagözoğlu, şunları söyledi:
“Erkeklerde pankreas kanseri görülme oranı bayanların 2 katıdır. Kalıtımsal bir takım hastalıklarda Pankreas kanseri daha sık sık görülür.”
“Yaşlılık Şekeri Kanser İşareti mi?”
Pankreas Kanserinde kan şekerinin yükselebileceğini, idrarda şeker çıkabileceğini vurgulayan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Nafiz Karagözoğlu “İleri yaş grubundaki ortaya çıkan Şeker rahatsızlığıyla Pankreas Kanserinin şikâyetleri karışabilir. Her 2 hastalıkta da kişi zayıflayabilir. Yaşlılık Şekeri canım bişey olmaz cümlesi erken tanıyı engelleyebilir. Bu sebeple bilhassa 60 yaş ardından kan şekeri fazla yüksek yer alan bireyler kesinlikle doktor tarafından değerlendirilmelidir” diye konuştu .
“Keyfimiz Felaketimiz Olmasın”
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Nafiz Karagözoğlu, “Alışkanlıklarımız bedenimizin aşınmasına sebep olur . Sigara tüketimi , içki , kahve alışkanlıkları pankreas uzuvunun aşınmasını arttırır. Yalnızca ve yoğun biçimde protein ağırlıklı beslenme, yağlı yiyecek yeme alışkanlığı kanser rizikonunu manalı biçimde arttırır. Bu sebeple keyfimiz felaketimiz olmasın diyorsak alışkanlıklarımızı yeniden düzenlemeliyiz. Çeşitli nedenlerle olan Pankreas İltihapları da riski arttıran durumlardır” diye söyledi .
“Sırt Ağrısı, Depresyon İlk Bulgu Olabilir”
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Nafiz Karagözoğlu, “Sinsi bir seyir takip edilen pankreas kanserinin çeşitli işaretleri vardır. Kilo kaybı, karın ağrısı, sarılık, iştah kaybı, bulantı-kusma, halsizlik, yorgunluk, ishal, sindirim zorluğu, camcı macunu renginde dışkılama, solgunluk, birdenbire ortaya çıkan ve aile öyküsü bulunmayan şeker rahatsızlığı önemsenmesi gerekli olan şikâyetlerdir.
Sıradan ve her hastalıkta görülebilen şikâyetler olduğundan bireyler doktor başvurusu yapmazlar. Bu da tanıyı geciktirir. Sırt ağrısı ve depresyon gibi psikolojik bozukluklar bile ilk şikâyet olarak ortaya çıkabilir” diye konuştu .
“Çay Renginde İdrar, Camcı Macunu Renkli Dışkı”
Şişkinlik, hazımsızlık ve iştah kaybıyla beraber yetersiz gıda alımı sonucu olarak da hasta olanların kilo verdiğini vurgulayan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Nafiz Karagözoğlu ” Çoğunlukla sarılık en sık sık ve en erken ortaya çıkan belirtidir.
Başlangıçta gözlerde belirir , sonra deride sararma olur. Hastanın idrar renginin koyulaşarak “çay renginde idrar” ortaya çıkar . Ve nihayetinde “camcı macunu dışkı” ile sonuçlanır. Karın ağrısı ilk olarak hafif, sonra sırta vuran karın ağrısı şeklini alır. Künt tabiatlıdır. Şişkinlik ve hazımsızlık bulguları ile sık sık birliktedir” diye konuştu .
“Erken Tanı Şüpheyle Olanaklı “
“Bize gelen hastalarımızın tüm şikâyetlerinde bu ihtimali düşünerek planlama yaparız. Pankreas kanserini erken tanımak daha önce hastanın sonra hekimin şüphelenmesiyle olanaklı olur .
Hastalık sinsi başlar, sinsi ilerler. Tanı koymada bizlere Serum bilirubinleri, alkalen fosfataz, karaciğer transaminazlarıyla CEA, CA 19-9 ve CA 125 gibi tümör belirteçleri yardımcı olur ” diyen İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Nafiz Karagözoğlu, “Basit bir idrar tahlilinde bilirubin pozitifliği bile bize ipucu verebilir. Ultrasonografi, Bilgisayarlı Tomografi, Batın Mr hastaya göre tercih ettiğimiz görüntüleme yöntemleridir. Hastaya göre doktoru hangi tetkikleri yapacağına karar vermelidir” diye konuştu .
Pankreas Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Midenin arkasında, alta doğru yatay bir şekilde bulunan pankreasın başlıca görevleri sindirime yardımcı olan enzimlerin ve şekeri metabolize edilmesini düzenleyen hormonların salgılanmasıdır.
Pankreas kanseri erken teşhis edilse dahi, hastalığın seyrini önceden tahmin etmek oldukça zordur. Ayrıca diğer kanser türlerinden farklı olarak hızla yayılma eğilimindedir.
Pankreas kanseri belirtileri, kanserin ilerlediği ve cerrahi operasyonla organın alınamayacağı aşamaya kadar ortaya çıkmayabilir.
Pankreas Kanseri Belirtileri
Pankreas kanseri, pankreası oluşturan dokularda başlar ve iki ana kategoriye ayrılır.
İlki; insülin ve diğer hormonların üretildiği bölgede görülen kanser, ikincisi ise enzimlerin üretildiği bölgede görülen kanserdir.
Pankreasın midenin arka kısmında, omuriliğe yakın bir bölgede bulunmasından dolayı pankreas kanserinin erken dönemlerinde herhangi bir belirti görülmeyebilir.
Ancak tümör büyüyüp, çevresinde bulunan dokulara ve organlara baskı yapmaya başladıkça belirtiler artabilir.
Pankreas kanserinin ilerleyen aşamalarında en sık görülen belirtiler şunlardır;
Karın Ağrıları: Pankreas kanseri vakalarının %70’inde ağrılar görülmektedir. Bu ağrılar genellikle karın bölgesinde hafif bir rahatsızlık hissi olarak başlar.
Ağrı yemekten sonra veya uzandığınızda artabilir, dik oturduğunuzda azalabilir.
İlk ağrılar gelip geçicidir ancak zamanla ağrılar daha uzun süreli ve şiddetli olabilir. Bu ağrılar kanserin çevrede bulunan sinirleri etkilemesi ve tümörün, mide veya onikiparmak bağırsağını bloke etmesi nedeniyle ortaya çıkar.
Sarılık: Pankreas kanseri vakalarının %50’sinde sarılık görülmektedir. Sarılığın başlıca belirtileri cildin ve göz aklarının sararmasıdır.
Bunlara ek olarak idrar rengi koyulaşır, cildin çeşitli bölgelerinde kaşıntı olur ve dışkı rengi soluklaşır.
Pankreas kanserinin sarılığa yol açmasının nedeni kanserli tümörün safra kanalını tıkayarak “bilirubin” adlı kimyasalın vücuttan atılmasını engellemesidir. Bu kimyasal normal olarak kanımızda bulunur ancak safra tarafından düzenli olarak atılmadığında vücutta birikmeye başlar.
Kilo Kaybı: Sindirime yardımcı olan enzimlerin salgılanmasıyla görevli pankreas, kanser nedeniyle görevini yerine getiremediğinde, vücut gıdalardan alması gereken besin öğelerini tam olarak alamaz ve buna bağlı olarak kilo kaybı görülebilir.
Kilo kaybı, kanserin özellikle pankreasın baş tarafında (enzimlerin salgılandığı bölge) olduğunun bir göstergesi olabilir.
Bağırsak Sorunları: Dışkının normalden büyük, soluk, yağlı ve aşırı kokulu olması (steatorrhoea) genellikle pankreasta bir sorun olduğunun habercisidir.
Sindirim enzimlerinin yetersiz üretimi dışkı rengini ve şeklini değiştirebilir. Tam olarak sindirilemeyen gıdalar ishale neden olabilir.
Kusma ve Mide Bulantısı: Tümörün onikiparmak bağırsağına baskı yapması mide bulantısına ve kusmaya yol açabilir.
Ayrıca kanser nedeniyle yaşanan hormon düzensizliği genel olarak kişinin kendini kötü hissetmesine ve mide bulantısı yaşamasına neden olabilir.
Pankreas Kanseri Diğer Kanser Türlerine Göre Neden Daha Hızlı Yayılıyor?
Pankreas kanseri, en ölümcül kanser türlerinden biridir ve pankreas kanseri teşhisinden sonra 5 yıldan uzun süre yaşayanların oranı sadece %5’tir.
Pankreas kanserini bu kadar tehlikeli konuma getiren başlıca sebep, kanserin kan yoluyla diğer organlara hızla yayılmasıdır.
Ayrıca pankreas kanseri belirtilerinin, kanser belirli bir aşamaya gelince görülmesi, kanserin büyümesi ve yayılmasını destekler niteliktedir.
Pankreas Kanseri Tedavisi İçin Kullanılan Yöntemler
Pankreas kanseri tedavisi için seçilecek yöntem ya da yöntemler kanserin lokal olarak kalıp kalmadığına göre değişebilmektedir.
Sadece pankreası etkileyen tümör için kemoterapi ve radyasyon terapisi kullanılabilir. Her iki yöntemde tümörün büyümesini ve yayılmasını önlemeye yöneliktir.
Bu tedavilerin ne kadar süreyle uygulanacağı hastanın durumuna göre değişmektedir ancak radyasyon terapisi ortalama 5 hafta sürer. Kemoterapi ise daha uzun sürebilir.
Pankreas dışında diğer organ ve dokuları etkileyen (metastatik) kanser içinse genellikle kemoterapi yöntemi tercih edilir. Bunun nedeni ilacın kan yoluyla etkilenen her organa daha kolay ulaşabilmesidir. Tedavinin ne kadar süreyle ve hangi derecede uygulanacağı doktor tarafından belirlenir.
Kanserli tümörün alınması için başvurulan diğer bir yöntem ise cerrahi operasyondur. Ancak her pankreas kanseri hastası ameliyat için uygun olmayabilir ve pankreas kanseri vakalarının sadece %20’sine operasyon yapılabilmektedir
Bunun başlıca nedenleri kanserin pankreas dışında başka bölgelere de yayılması, tümörün ana kan damalarına çok yakın olması ve hastanın genel sağlık durumunun ameliyatı kaldıracak kadar güçlü olmamasıdır.
Cerrahi müdahale ile tümörün alınması yöntemi genel olarak az uygulanabilir bir tedavi yöntemi olmasına karşın kanserden tamamen kurtulmak için en etkili yöntemdir.
Pankreas Kanseri Hakkında Diğer Bilgiler
Pankreas kanseri her yaştan insanda görülmekle birlikte 50-80 yaş arasındaki yetişkinlerde daha sık görülen bir kanser türüdür. Pankreas kanseri teşhisi konan vakaların %63’ü 70 yaş üzerindedir.
Pankreas kanseri erkeklerde, sigara içenlerde, hareketsiz bir yaşam sürenlerde, sigara tiryakilerinde, aşırı kilolularda, diyabet hastalarında, kronik pankreas iltihaplanması olanlarda, aşırı kırmızı et ve az sebze tüketenlerde daha çok görülmektedir.
Ayrıca düzenli olarak alkol tüketimi pankreas kanserine yakalanma riskini arttıran faktörler arasında sayılmaktadır.
Pankreas kanseri, kanser teşhisi konduktan sonraki yaşam süresinde iyileşme sağlanamayan (40 yıldır) nadir kanser türlerinin başında gelmektedir.
Pankreas kanseri tüm kanser türleri arasında en ölümcül olanı ve kanser teşhisinden sonra 5 yıldan uzun süre yaşayanların oranı sadece %6.
Ülkemizde Sağlık Bakanlığı tarafından verilmiş bir istatistik yok, ancak ABD verilerine göre şu anda ABD’de yaklaşık 50 bin kişinin pankreas kanseriyle yaşadığı biliniyor.
Sonuç olarak pankreas kanserinin yavaş ilerleyişi, özel olarak bu organ incelenmedikçe kanserin fark edilememesi, kanseri ancak ilerlediğinde teşhis edilebilmesine yol açmaktadır. Bu nedenle pankreas kanserinden tamamen kurtulan hasta sayısı oldukça azdır.
Ayrıca pankreasın enzim ve hormon salgılama görevi nedeniyle kan dolaşımını yakından ilgilendiren bir organ olması, bu organda oluşan kanser hücrelerinin daha çabuk diğer doku ve organlara yayılmasına neden olmaktadır.
Pankreas kanseri belirtileri, diğer kanser türlerinin çoğunda olduğu gibi, ilk aşamalarda oldukça hafif olabilir veya normal yaşantıyı etkileyecek bir soruna yol açmayabilir. Fakat tümör büyüdükçe başta karın bölgesi olmak üzere çeşitli belirtiler görülebilir.
Pankreas kanserini erken dönemde teşhis edebilmenin tek yolu düzenli olarak yaptırılacak kontrollerdir.
Haber Kaynağı:https://www.saglikhaberleri.com.tr