Sözcükler çok güçlüdürler. Eşinizle tartışırken hatta sohbet ederken bile kelime seçimleriniz konusunda doğru kararlar verin. Çünkü herkesin kalbini kırabilecek bazı cümleler vardır.
Kelimelerin hem onları kullananların hem de söylendikleri kişilerin üzerinde çok büyük bir güçleri vardır. En ufak bir cümle bile hafife alınmamalıdır. Her bir hece birisi için ilham kaynağı olma, birine yardım etme veya birini incitme potansiyeline sahiptir.
Söz konusu çiftler olduğunda bu etki daha da güçlüdür. Bu nedenle eşinizi incitebilecek bu 7 cümleyi bilmek önemlidir.
Kızgın olan biri her zaman ağzından çıkanları düşünmez ve partnerini incitebilir. Bu da negatif duygular olarak sonuç verir.
Her çiftin inişleri ve çıkışları vardır. Bu nedenle sözcüklere dökmeden önce her şeyi düşünmek gerekir. Bir an için hissettiğinizi düşündüğünüz şeyleri söylemeniz ciddi sorunlara ve potansiyel olarak gerçek sevginin bitmesine yol açabilir.
Eşinizi İncitmenize Neden Olabilecek 7 Cümle
Büyük ihtimalle bunları daha önce partnerinize söylemişsinizdir. Ancak bir ilişkideyken ne olursa olsun kaçınmanız gereken bazı ifadeler vardır. İncitici olabilecek bu cümlelere bir göz atın. Belki de duygusal olarak partnerinizi incittiğinizde bunun aranızda bağa hasar vereceğinin farkına varmamış olabilirsiniz.
- “Üzgünüm ama…” Özür dilemek ve sonra “ama” demek güven, inanılırlık ve yakınlık inşa etmeye yardımcı olmaz.
- “Öyle mi? Ama eğer…” Eşinize karşı olmak için bir şeyleri evirip çevirmek sohbetin sonunu getirebilir. Bu kurduğunuz bağa bir tehdit gibi algılanır.
- “Sen her zaman…” Bu cümle, bitmek bilmeyecek bir tartışmanın kapısını aralayabilir ve eşinizin saldırı altında gibi hissetmesine yol açacaktır.
- “Sen de onun gibi…” eşiniz ve onun olmak istemeyeceği biriyle arasındaki benzerliklerden bahsetmek, onu eleştirmek için tehlikeli bir yoldur. Bu çok incitici bir davranıştır.
- “Neden seninle olduğumu bilmiyorum” Bunu söyleyecek kadar cesursanız ilişkiyi bitirebilecek cesarete de sahip olmalısınız.
- Herhangi bir küfür.
- “Eski sevgilim asla böyle yapmazdı” Halihazırdaki partnerinizin geçmişteki eşinizle aynı olmasını beklemek çocukça bir tutumdur ve ciddi sonuçları olabilir.
Mikro agresyon
Mikro agresyon gizli bir kötü davranış biçimidir. Psikolojiktir. eşinizden duruma bağlı gelen küçük sözlü saldırılardır. Günlük hayatta da kullanılır ve o kadar alışıldık bir noktaya gelir ki insanların kendilerine olan saygılarını düşüren rutinin bir parçası olur.
Mikro agresyon fiziksel açıdan iz bırakmayan bir istismar biçimidir. Görünmezdir. Hatta kendimizi kötü hissetsek bile tam olarak neyin kendimizi kötü hissetmemize yol açtığının farkına varamayabiliriz. Genellikle ilişkimizde geri dönüşü olmayan bir noktaya gelene kadar onu tanımlayamayız.
Örneğin bazı incitici cümlelerde iğneleyici yorumlar içerebilirler: “Senin yeni bir sakarlık yapmadığın bir gün bile olmuyor.” ve “Benim yapmama izin ver, sen faciasın.”
Bunlar çok ufak tefek görünebilir ancak aslında oldukça fazla hasar verirler. Özellikle de şu bitiriş cümlesini eklediğinizde: “Bunları seni sevdiğim için söylüyorum.”
Bunlar ve bunun gibi şeyler her gün ortaya çıkan benzer durumlardır ve genellikle yakınlıkla karıştırılırlar. Ancak bunların söylendiği kişi açısından neredeyse her zaman sinsice zarar verici ve inciticidirler.
Ancak açık bir şekilde belirtilen sözlü istismarın yerine bu tip istismar yavaş yavaş yansıtılır.
Nasıl davranmalısınız?
Tartışmak bir sanattır ve kavga etmekle aynı şey değildir. Konuşma biçiminiz çatışmanın büyüklüğünü önemli ölçüde etkileyecektir.
Empati, saygı, alçak gönüllülük ve cömertlik gibi bazı değerler rahatsızlık verici durumların önlenmesine yardımcı olabilir.
Aşağıdaki cümleler tartışmayı iyi bir yöne doğru çekebilir:
- “Söylediklerin mantıklı.” Bu cümle eşinizle aranızda ortak bir payda bulabilmek için bir fırsattır.
- “Öyle dediğinde (şöyle) hissediyorum.” Bu cümleyle başlangıç yapmak hisleri itiraf etmek için fırsat verir ve partnerinizin size olan güvenini güçlendirir. Ayrıca eşinizin kendini nasıl hissettiğini ifade etmesi için de bir fırsattır.
- “Canını sıktıysam üzgünüm. Bana nasıl hissettiğini söyle ki seni daha iyi anlayabileyim…” eşinizin hislerinin veya duygularının neler olduğunu tahmin etmeyi veya bunlarla ilgili varsayımlar yapmayı unutun. Bunun yerine ona sorun. Anlamak için konuşmada aralıklar bırakın.
- “Neden birbirimizi desteklemeye çalışmıyoruz?” Bu yaklaşım dürüstçedir ve iki tarafı da dönüşmek veya pozitif bir şekilde tartışmanın sonunu getirmek için iş birliği yapmaya davet eder. Nazik jestler, ses tonu, fiziksel iletişim ve zarif bakışlar uzlaşmaya yardımcı olur.