Evliliklerde kırmızı kartlık hareketler

Evliliklerde kırmızı kartlık hareketler

Eş ilişkilerinde sorunlar genellikle iki taraflıdır. Bu yüzden evlilik terapistleri hem eşler arası olup bitenlerin hem anlaşılmasında hem de çözümünde iki taraflı yaklaşımı esas alırlar. Bu yaklaşımda “kim haklı?” sorusu yerine, bu halin oluşmasında “iki taraf birbirini nasıl etkiliyor da bu durum oluşuyor?” yaklaşımı esas alınır.

Fakat bazen de eşler ya bireysel patolojilerinden ya da evlilik sorunlarına aşırı ve uygunsuz tepkiler vererek “kırmızı kartlık hareketler” yaparlar.  Bu tür durumların iyileşmesi ancak bu kırmızı kartlık hareketi yapan eşin mutlak sorumluluğu alıp, özür dileyip, değişim için çaba göstermesi sonucunda mümkün olur. Futbolda kırmızı kartlık hareket kişinin futbol hayatını bitirme anlamına gelmez ama kimin ağır hata yaptığını gösterir.

Evlilikte kırmızı kartlık hareketlere şunlar örnek verilebilir: 

Eşi aşağılamak ve küçük görmek: 

Eşi aşağılamak ve küçük görmek tüm yakın ilişkilerde olduğu gibi eş ilişkilerinde de yıkıcı etki gösterir. Aşağılanan kişide diğer eşe karşı kızgınlık, küskünlük, öfke, isyan, değersizlik, güvensizlik gibi güçlü duygular oluşur. Aşağılanan eş genellikle ya karşı saldırıya geçerek evde sürekli kavga haline katkı sağlar hale gelir ya da sinerek iç dünyasına kapanarak ruhsal rahatsızlık geliştirir.

Kendi ailesi ile birlik olup eşini yalnız bırakmak: 

Evlilik bağı diğer tüm sosyal bağlardan daha güçlü bir bağdır. Evlenen kişiler birbirleri için esas kişi haline gelmiş olurlar. Esas ittifakın eş yerine kendi ailesi ile olmaya devam etmesi eş ilişkisini bozar. Özellikle erkeğin kendi ailesi ile ittifak kurarak, eşini kendi ailesinin içinde eritmeye çalışması ve aile emrinde bir hizmetli haline dönüştürmesi eş ilişkisini ağır derce bozar.

Şiddet: 

Eşe karşı şiddetin farklı biçimleri var. Bazı kişiler hayatlarında herkese karşı şiddet uygulamaya yatkın oluyorlar. Bu kavgacı tipler, dövüş ve kavga ile iş halletmeye alışıklar. Bu kişiler kendilerince çocuklarını da eşlerini de döverek terbiye etmeye çalışıyorlar. Eşe karşı dayağı eşi kontrol siyaseti olarak kullanmak her zaman evliliğe ağır zarar verir.

Alkol, madde, kumar, oyun ve sosyal medya bağımlılıkları: 

Eşlerden birinde bağımlılık olması evlilikleri olumsuz etkiler. Kişi bağımlı olduğu şeyin ekseninde yaşayarak, eşi ve ailesini ihmal eder. Zamanını, parasını ve emeğini ailesine değil bağımlı olduğu şeye harcar. Böylece aile düzeni bozulur. Evlilik ilişkisi zarar görür.

Cinselliğe zorlamak veya cinselliği terk etmek: 

Cinsellik bir evlilik ilişkisinin önemli bir parçasıdır. Eşler arasındaki hem yakınlığı gösterir hem de yakınlaşmayı sağlar. Cinsellik alanında iki uç davranış evliliğe zarar verir. Eşi zorla cinselliğe zorlamak, eşte tecavüz edilmiş gibi bir ruh haline sokabilir. Diğer uç ise cinsellikten tamamen uzaklaşmaktır. Eşle cinsel yaşantıdan tamamen uzaklaşmak diğer eşte istenmemek, değersizlik, beğenilmemek, dışlanmak gibi güçlü duygulara sebep olabilir

Ev ve ailenin dışında bir hayat kurmak

Evli olmak eşi ve çocuklarını hayatının merkezine koymayı gerekli kılar. Eş ilişkisini hayatın tek unsuru haline getirmek ne kadar yanlışsa, eşi hayatının kenarına koyup başka şeylerle aşırı meşgul olmak daha büyük yanlıştır. Eğer bir kişi, eşi ve çocuklarını unutacak düzeyde başka dünyalara dalarsa, vaktini ve emeğini evin dışındaki meşguliyetlere tek başına harcamaya başlarsa, eşe vermesi gereken emeği başkalarına verirse, evin dışında bir hayat kurmuş olur. Eşi ve çocukları ihmal etmek anlamına gelen bu durum, daima hem evliliğe hem de çocuklara zarar verir.

Sadakatsizlik göstermek

Sadakatsizlik eş ilişkisine en ağır ve ölümcül yarayı vurur. Aldatılan eşte ihanete uğramak, öfke, güvensizlik, küskünlük, özgüven azalması gibi güçlü duygular oluşur. Adeta kişinin zihninde fırtınalar eser. Onarılması mümkün ama oldukça zor olan bu durumda, evlilik ya yaralı bir şekilde seyreder ya da boşanmayla sonlanır. Evlilik içinde olan sorunlar sadakatsizliğin psikolojik alt yapısına dair bir şeyler söylese de haklılık veya meşruiyetini göstermez. Sadakatsizlik her şartta eş ilişkisinde kırmızı kartlık harekettir.

Eşin maddi imkanlarını sömürmek veya eşi parasız bırakmak

Eş ilişkilerinde eve giren paranın nasıl harcandığı sık sorun yaşanan meselelerden biridir. Özellikle eşler arasında parasının yenmesi, sömürülme, paranın kullanımında adaletsizlik olduğu algısının oluşması evlilik ilişkisi üzerine yıkıcı etkide bulunur. Paranın nerden ne kadar geldiği ve nereye nasıl harcandığı konusunda bir şeffaflık olmalıdır. Ayrıca paranın yönetimi konusunda karşılıklı müzakere, ikna ve uzlaşma süreçleri yaşanmalıdır. Aksi durumdaki keyfilik, bildiğini okuma tutumları duygusal kırgınlıklara ve güven problemlerine yol açar.

Çalışmayıp evin geçimi için uğraşmamak

Eşlerin özellikle de erkeğin evin geçimi konusunda süreğen bir çaba içinde bulunması beklenir. Evin geçimi için çaba içinde olmamak, bunun yerine evde boş oturmak, sokakta boş gezinmek veya eğlence mekanlarına takılmak aile sorumluluğu ile bağdaşmaz. Bazı kişiler çalışıp evi geçindirmek hususunda ilgisiz ve gayretsiz bir tutum içindedirler. Özellikle bağımlılıkları da varsa hem çalışmayıp hem de evde var olan parayı keyfi olarak harcama eğilimindedirler. Bu durum kırmızı kartın en haklı gösterilmesi gereken durumlardan biridir.

Bir evlilikte kırmızı kartlık hareketlerin olması evliliğin sağlıksız olduğunu, eş ve çocukların ruhsal açıdan risk altında olduğunu gösterir. Kırmızı kartlık hareketlerin varlığında diğer eşin bu durumu acil bir hal olarak görüp harekete geçmesini gerektirir. İlk hedef sahici bir değişimle beraber onarma olmakla beraber, bu gerçekleşmediğinde kendini ve çocuklarını koruma amaçlı boşanmanın meşruiyeti oluşur.

Prof. Dr. Medaim Yanık

Daha fazla kişinin faydalanması için “Arkadaşlarınla Paylaş” butonuna tıklayarak sevdiklerinizle de paylaşabilirsiniz… Sağlıklı, mutlu günler diliyoruz…

Huzurlu bir evlilik için 10 öneri! 12

Huzurlu bir evlilik için 10 öneri!

Kızım ve Ödevleri - Sema Deniz

Kızım ve Ödevleri – Sema Deniz