Hayata karşı sağlam çocuk yetiştirmenin formülü!

Hayata karşı sağlam çocuk yetiştirmenin formülü!

Anne ile çocuk arasındaki ilişkinin çocuğun gelişiminde çok önemli etkileri olduğunu belirten uzmanlar, bu ilişkinin dengeli ve tutarlı olması gerektiğini vurguluyor.

Annenin ilgi ve korumayı sürekli ve tutarlı vermesinin önemli olduğunu belirten uzmanlara göre, annenin ilgisi kesintisiz olmalı ama koruması aşırı olmamalı.

Bu şekilde yetiştirilen çocuklar hayatta daha sağlam oluyor.

Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, çocuğun gelişiminde anne ile ilişkinin çok önemli olduğuna dikkat çekti.

Anneliğin çok kutsal olduğunu ve annenin çocuğun hayatındaki en önemli unsur olduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, şunları söyledi:

“Baba koruyucudur, sınır çizen otorite olarak varken anne sevgi objesi, çocuğun olumlu davranışlarını geliştirir.”

Çocuğun yetiştirilmesinde annenin rolü çok önemli.

Annenin olmadığı durumlarda çocuğa birinci derece bakım veren kişinin çocukla sağlıklı iletişimi de çok önemli.

Henüz kesin kanıtlanmasa da çocuk ve anne bağı hamilelik döneminde başlıyor.

Anne-çocuk ilişkisinin sağlıklı olması için annenin ilgi ve korumayı sürekli, tutarlı ve dengeli bir şekilde vermesinin önemi çok büyük.”

Dengeli tutum çocuğu sağlamlaştırıyor

Annenin ilgi ve korumayı, sürekli ve tutarlı bir şekilde vermesinin çocuğun kişiliğini etkilediğini ifade eden Çiğdem Demirsoy, “Bu şekilde bakılan çocuklar hayatta daha sağlam oluyor. Ne çok fazla ne çok az koruma oluyorsa, çocuğun ihtiyaçlarına anne duyarlılıkta ve yeteri kadar ilgi veriyorsa psikolojik sağlamlığını önemli ölçüde etkiliyor” dedi.

Anne çocuğu hayata hazırlar

Hamilelik döneminin önemine işaret eden Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, “Annenin hamilelik zamanında kendine özen göstermesi, bebeğine karşı duyarlılık göstergesidir.

Çocuk her ağladığında kucağa alınıyorsa çocuğa ağlamayı bile öğretiyor olabilirsiniz. Ilgi kesintisiz olmalı ama koruma aşırı olmamalı. Annenin görevi çocuğa ilgi göstermek, sevgi vermek ve onu hayata hazırlamaktır” diye konuştu.

Aşırı korumacılık çocuğa zarar veriyor

Aşırı korumacı tutumun çocuğun sorun çözme becerisini geliştirmeyeceğini, çocuğa mutlaka sorumluluk verilmesi gerektiğini belirten Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, şunları söyledi:

“Her sorumluluğu anne üzerine alır ve çocuğun yerine yaparsa çocuk sorumluluk almadan büyür. Anne, aşırı korumacıysa çocuğun sorun çözme becerisi gelişmez.

Bu sağlıklı olmaz ve bağımlılık olur. Çocuk sağlıklı sınırlarla büyütülmeli aşırılıktan kaçınılmalı. Belki küçük yaşlarda birtakım tehlikelerden koruma olabilir ama ergenlik döneminde önceden kurulan bağ bir miktar zayıflayabilir.

Bu normaldir. Çatışmalar başlayabilir çünkü çocuk daha bağımsız olmak ister. Buna hazırlıklı olmak ve izin vermek gerekir ki çatışma olmasın. İnsanın gelişim evrelerini bilip buna göre iletişim kurmalıyız.”

Çocuk annenin uzantısı değildir

Annenin çocuğuyla kurduğu iletişim tarzının, çocuğun çevresiyle iletişimin temellerini oluşturduğunu vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, “Bireyselleşmeye daha az fırsat tanıyan bir kültürümüz var. Onların ihtiyaçlarını biz düşünüyoruz, onlar yerine biz karar veriyoruz. Onlar bizim uzantımız olmamalı” uyarısında bulundu.

Düşmeyi de kalkmayı da öğrenmeli

Çocuğa sorun çözme becerisinin kazandırılması gerektiğini de vurgulayan Demirsoy, “Çocuğun sorun çözme alışkanlığı kazanmasını sağlamalıyız. 0-2 yaş arasında sağlıklı bir bağ oluştuysa sonraki süreçler daha kolay geçiliyor.

İhtiyaçların karşılandığı, aşırı korunmadığı ortamlarda çocuk güvende ve rahat hissetmeli. Düşmesine izin vermezseniz kalkmayı öğrenemez.

Düşmemeyi öğrenmek için de çocuğun düşmesi lazım.

Güvenli bir bağ varsa çocuk kopmaz ve sıkıntılarını paylaşır. Eğer bağımsızlığına izin vermezsek çocuk sürekli uzaklaşmak ister. O zaman çatışma olur” uyarısında bulundu.

Milli Eğitim Bakanlığı duyurdu! Okullar o tarihlerde tatile girecek...

Milli Eğitim Bakanlığı duyurdu! Okullar o tarihlerde tatile girecek…

Bakan Özer'den okul açıklaması 2

Bakan Özer’den okul açıklaması