Meğer asıl faydası kabuğundaymış! İşte mucize besin…

Meğer asıl faydası kabuğundaymış! İşte mucize besin... 2
Karaciğer

Beslenme ve Diyet, Fitoterapi Uzmanı Sıla Bilgili Tokgöz “Yapılan çalışmalar, limonun suyu gibi kabuğunun da antioksidan kaynağı olduğunu gösteriyor. Limon kabuğunda bulunan polifenoller, vitaminler, mineraller, lif, karotenoidler ve esansiyel yağlar birçok hastalığa karşı koruyor.

Ancak kalsiyum seviyeniz düşükse, böbreklerinizde kalsiyum oksalat taşı varsa ya da geçmişte olduysa mutlaka doktora danışmak gerekir. Yine limon suyu büyük tansiyonu düşürdüğü için, düşük tansiyonlu olan veya tansiyon ilacı kullanan kişiler doktora danışmadan tüketmemeli” diyor. Yüksek tansiyona iyi gelen, karaciğer hastalıklarından kansere kadar birçok faydası bulunan limon kabuğunun faydaları nelerdir? İşte ayrıntılar…

Limon Kabuğu

Beslenme ve Diyet, Fitoterapi Uzmanı Sıla Bilgili Tokgöz; çayınıza ya da rendeleyerek salata ve kurabiyelerinize katabileceğiniz limon kabuğunda saklı faydalarını anlattı.

DİŞ ETLERİNİ GÜÇLENDİRİYOR

Limon kabuğu, C vitamini eksikliğine bağlı olarak gelişen bir tür kanamalı diş eti hastalığı olarak bilinen skorbüt hastalığının oluşumunu engelliyor. Limonda ve kabuğunda bulunan C vitamini sayesinde skorbüt oluşmuyor.

KARACİĞERDE YAĞLANMAYI AZALTIYOR

Limon kabuğu içerdiği pektin, esansiyel yağlar ve PMF (polymethoxylated flavones) sayesinde total kolesterol seviyesini, trigliserid düzeylerini, karaciğer yağlarını azaltıyor.

BAĞIRSAKLARI KORUYOR

Limon kabuğunda mevcut olan diyet lifi, bağırsak fonksiyonlarını ve bağırsak sağlığını koruyor. Ayrıca limon kabuğunun içerdiği pektin, kabızlığın önlenmesine de fayda sağlıyor.

HÜCRE HASARINI ÖNLÜYOR

İçerisindeki yüksek antioksidan kapasitesi sayesinde hücrelerde hasar oluşturan serbest radikalleri etkisiz hale getiriyor. Ayrıca limon kabuğu antioksidan özellik gösteren yüksek C vitamini kapasitesi sayesinde DNA hasarını önlüyor.

KANSER RİSKİNİ AZALTIYOR

Limon kabuğu, içerisindeki limonen ve salvestrol Q10 sayesinde kanserli hücrelerle savaşmaya yardım ediyor. Avustralya’da yapılan bir çalışma ağız, boğaz ve mide kanserini riskini 40-50 oranında azalttığını ortaya koyuyor.

DAMAR SAĞLIĞINI KORUYOR

Beslenme ve Diyet, Fitoterapi Uzmanı Sıla Bilgili Tokgöz “Limon, kabuğunda bulunan flavonoidlerden olan hesperidin ve naringin sayesinde damar yapısını korur ve pıhtılaşma riskini azaltır. Yüksek C vitamini sayesinde koroner arter hastalığını azaltır” diyor.

Birçoğumuz yemek yaparken patlıcan saplarını çöpe atıyoruz ancak patlıcan sapları da en az gövdesi kadar faydalı. Peki patlıcan sapı nasıl kullanılır ve hangi sağlık sorunlarına iyi gelir? İşte cevapları…

HEMOROİD HASTALIĞINA DOĞAL TEDAVİ:

Patlıcan sapı suyu, hemoroit hastalığını tedavi için kullanılan ilaç, ameliyat, lazer gibi yöntemlerin dışında doğal bir tedavi yöntemi sayılır.

GÖZ SAĞLIĞI İÇİN FAYDALI:

İçerdiği vitaminler sayesinde göz sinirlerindeki hücrelerin yenilenmesine ve göz kaybı gibi sıkıntıların önüne geçilmesine yardımcı olur.

DEMİR BAKIMINDAN ÇOK ZENGİN:

Kansızlık sebebiyle olan yorgunluk ve stres gibi rahatsızlıkların önlenmesine yardımcı olur.

SİNDİRİM SİSTEMİNE YARDIMCI:

Patlıcan sapının yağ oranı düşük olduğu için ve tok tutma etkisiyle düzenli tüketimde kilo vermeye etkisi vardır. Aynı zamanda patlıcan suyunun reflü, ülser, gastrit ve kabızlık gibi rahatsızlıkları da önleme etkisi bulunur.

CİLDE YARARLI:

Patlıcan sapı suyunun düzenli tüketimi cildinizin daha parlak ve genç görünümlü olmasını destekler.

PATLICAN SAPI NASIL TÜKETİLİR?

Hazırlanışı

10 adet patlıcan sapı

10 bardak içme suyu

Patlıcanın yeşil sap kısımlarını kesip iyice yıkayıp temizleyin. Suyu tencereye koyup sapları içerisine atın. Suyu saplarla birlikte tencerenin kapağını kapatıp yarım saat kaynatın.

Soğutup patlıcan saplarını içerisinden alın. 5 gün boyunca hazırladığınız kürü sabah ve akşam aç karnına bir bardak için. Elde ettiğiniz suyu buzdolabında saklayabilirsiniz.

Bu kürü tüketmeden önce doktorunuza danışmanızda fayda olduğunu hatırlatalım. Almanız gereken vitamin ve mineraller ile ilgili detaylı bilgileri uzmana sormanızda her zaman fayda var.

Soğanın ne kadar faydalı olduğunu bilmeyen yoktur. Peki ya asıl faydasının kabuğunda olduğunu söylesek. Yapılan bir deney soğan kabuklarının birçok hastalığa ve soruna iyi geldiğini ortaya koydu. Yalnızca soğan kabuğu değil birçok meyve ve sebze kabuğunun da bilmediğimiz onlarca faydası ortaya çıktı. Peki meyve ve sebzelerin kabuğunu nasıl tüketmeli?

Peki soğan kabuğunu nasıl tüketmeli? Ancak soğan kabuklarının faydalarını öğrendikten sonra bir daha asla çöpe atmayacaksınız.

Örneğin; soğan kabuklarının vücudunuza iyi gelen lif ve flavonoidler içerdiğini biliyor muydunuz? İşte yapılan araştırmalarda soğan kabuğunun hiç bilinmeyen faydaları:

KOLESTEROLÜ DENGELER

Dr. Victor Gurewich, çiğ soğan veya soğan kabuğunu çeşitli şekillerde tüketmenin yüksek yoğunluklu yağ proteine yardımcı olduğunu ve kolesterolü dengelediğiniz söylüyor.

Deneye katılan ve soğan kabuğu tüketen kişilerin yüksek yoğunluklu yağ proteini oranının %30 arttığı görüldü.

TANSİYONU DENGELER

Araştırmalarda, soğan kabuğunda yer alan bazı maddelerin tansiyonu dengelediği görüldü.

HASTALIĞA YAKALANMA RİSKİNİZ AZALIR

Araştırmacı Vanesa Benitez, kolon kanseri, tip 2 diyabet ve kardiyovasküler rahatsızlıkların soğan kabuğu tüketimiyle engellendiğini ortaya koydu. Soğan kabuğundaki fenolik bileşikler damar hastalıklarının ortaya çıkmasını da önlüyor.

ANTİOKSİDAN DEPOSU

Soğan kabukları antioksidan deposu olarak görülüyor. Vücudunuza ve sinir sisteminize olan katkısı çok büyük.

OBEZİTEYİ ÖNLER

Soğan kabuklarında yer alan lif tok hissetmenizi sağlar. Ayrıca Vanesa Benitez’in araştırmasına göre de obezite ve tip 2 diyabeti önler.

SAÇI GÜÇLENDİRİR/ YENİ SAÇ TELLERİ ÇIKARIR

Araştırmalarda, sülfür bulunan soğan kabuğunun saç köklerini güçlendirdiği ve saçların uzamasını hızlandırdığı görüldü.

PEKİ, NASIL TÜKETMELİ?

Soğan kabuklarını öylece yemek kulağa çok da çekici gelmeyebilir. Ancak soğan kabuğunu yemeklerinize dahil ederek faydalarından yararlanmak mümkün.

Mesela sos hazırlarken rendelenmiş soğan kabuklarını sosunuza ekleyebilirsiniz. Bir diğer yöntem de soğan kabuklarını 10-15 dakika kaynatmak ve soğuduktan sonra içmek. Ancak organik soğanlar kullandığınızdan emin olun.

MUZ KABUĞU

Ciltte oluşan kızarıklık ve akneler için doğrudan iç kısmı cilde uygulanan muz kabukları, kaşıntılar için de kullanılıyor.

PORTAKAL KABUĞU

Haşeratlar portakal kabuğunun kokusundan nefret ediyor. Çünkü kabuğun içinde yüzde 1-2 oranında esansiyel yağlar var ve bu yağların kokuları haşeratları kaçırıyor. Yani kiler ve dolap içi gibi özellikle haşeratlardan uzak tutmanız gereken alanlara portakal kabuğu koymak oldukça yararlı.

ELMA KABUĞU

Elma kabuklarını kurutarak bu mevsim geçişlerinde çok iyi gidecek çaylar demleyebilir ya da taze kabukları yüzünüze sürerek göz çevresinde oluşan morlukları giderebilirsiniz.

NAR KABUĞU

Nar üzerine yapılan araştırmalar, narın en değerli yerinin kabuğu olduğunu gösteriyor. İçinde bulunan ellagik asit sayesinde birçok kanser türü dahil önemli hastalıklara iyi gelen nar kabuklarını güneşte kurutup çayını yapabilir ya da toz haline getirerek salata ve yemeklerinize katabilirsiniz.

ŞEFTALİ KABUĞU

Tüylü ve tüysüz tüm şeftali türlerinin kabuklarını doğru değerlendirerek fayda sağlayabilirsiniz. Yüze sürüldüğünde toksinlerden arınmanızı sağlayan şeftali kabuklarını, günlük cilt bakımı için de kullanabilirsiniz. Çünkü bu kabukların bol miktarda içerdiği potasyum ve A vitamini daha parlak bir cilt verir ve nem miktarını korur.

KİVİ KABUĞU

Kivinin kabukları gıda zehirlenmelerine iyi gelir. Eğer vücudunuzda mide bulantısı, ağrısı ya da zehirlenmeye dair başka ip uçları hissediyorsanız kivileri kabuklarını soymadan katı meyve sıkacağından geçirerek çıkan meyve suyunu içebilirsiniz.

ARMUT KABUĞU

Armut kabuğu, kanser hücrelerinin büyümesini engellediği gibi sahip olduğu güçlü antioksidanlarla vücudunuza iyi gelecek meyve kabuklarındandır.

PATATES KABUĞU

Taze soyulmuş patates kabuklarını yüzünüze sürerek göz altı torbalarınızı indirebileceğiniz gibi, çeşitli yemeklerde de kullanabilirsiniz.

TÜBİTAK desteğiyle yaklaşık 2 yıl boyunca laboratuvar ortamında çalışma yürüten Bilimsel ve Teknolojik Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi bünyesindeki akademisyenler, fındık atıklarının inanılmaz bir etkisini ortaya çıkardılar.

Bilimsel ve Teknolojik Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (DÜBİT) bünyesindeki akademisyenler, TÜBİTAK desteğiyle yaklaşık 2 yıl boyunca laboratuvar ortamında yürüttükleri çalışma sonucu fındık atıklarından kemoterapi ilaçlarının etken maddesini elde ederek pilot üretim aşamasına getirdi.

Yaklaşık 500 bin ton tarımsal atık olarak bulunan fındık dış kabuğu, çotanak ve yaprakları üzerinde çalışmalar yapan akademisyenler, bilimsel araştırma ve deney hayvanları üzerindeki denemeler sonucunda, dünyadaki ticaret hacmi 2 milyar dolar olan üç kemoterapi ilacının etken maddesini elde etti.

Daha sonra farklı aşamalarda denemeler yapan bilim adamları, ilacın üretimi için yatırımcı görüşmeleri gerçekleştirdi.

Fındık atıklarından elde edilen etken maddenin ilgili firmalar tarafından ilaca dönüştürülerek kanser tedavisinde kullanılması hedefleniyor.

Kaynak: SABAH

İşte vücutta ödem bırakmayan besinler 2

İşte vücutta ödem bırakmayan besinler

Milli Eğitim Bakanı: Otizmli çocukları ve ailelerini inciten olay...

Milli Eğitim Bakanı: Otizmli çocukları ve ailelerini inciten olay…