Neden yetersiz hissediyoruz?

Neden yetersiz hissediyoruz?

Şu günlerde kiminle konuşsam yaşama motivasyonunun kalmadığından bahsediyor.

Bütün gün evde oturup “kolumu bile kaldıramıyorum” diyenler var bunların arasında.

Bıkmış, yılmış ve bir an önce gitmek isteyen insanlara dönüşmedik mi sizce de ya?

Bunun en büyük sebebi sosyal medyanın hayatımızı kapladığı alan bana göre.

Eskiden birinin koltuklarını değiştirdiğini görmek için onun evine misafirliğe gitmek gerekirdi.

Şimdi soluklanmak için oturup beş dakika sosyal medya kullanan sıradan bir insan, milyonlarca insanın yeni aldığı koltuk takımlarına denk geliyor.

Sonra ekranı kaydırıyor yukarıya doğru, bu defa milyonlarca mükemmel anne (!) ile karşılaşıyor.

Ekranı yeniden kaydırıyor kurbanımız, mükemmel vücudu olan kadınlara denk geliyor bu sefer de.

Ekranı tekrar kaydırıyor, bir kitap kurdu ile tanışıyor.

Kayan her ekran ile olmamız gereken ve başarmamız gereken yeni bir olgu daha ekleniyor bilinç altımıza.

Bir yarışın içindeyiz de daha yapmamız çok şey varken biz çekirdek çitliyoruz hissi işte bahsettiğim.

“Şu mükemmel insanlara, evlere, ülkelere, kariyerlere bir bak dön bir de kendine bak” diyor bilinçaltı.

Dönüp kendine bakıyor da gerçekten.

Koltuklar eski değiştirmek için para yok, asla çocuğuna brokoli köftesi yapan o mükemmel (!) annelerden olamayacak biliyor, harika vücudu olan kadınlar gibi olabilmek için önce 20 yaş gençleşmesi lazım e o da imkânsız, kitap kurdu kadar kitap okusa bu işleri kim yapacak diye düşünüyor, e ülkeyi kurtaracak ekibe de giremez kapılmış o köşeler youtuberler tarafından.

Ne yapacak?

Ben ne yapsam olmayacak hissi ile de harekete geçemiyor bu defa.

Daha yarışa girmeden en başta yenilgiyi kabullenip, bir yenilginin mahcubiyetini kendi içinde yaşıyor insanlar.

“Ben yetersizim” hissi “benden bir şey olmaz” hissini tetikleyince de tükenmiş hissediyoruz kendimizi.

Sanki herkesin evi bizim evimizden daha temizmiş, bizden başka herkes şu an kitap okuyormuş, bir biz oturmuş tembellik yapıyoruz da bizden başka kim varsa hepsi oturup küresel ısınmaya çare arıyormuş gibi zannetmeye başlıyoruz.

Keşke hala radyodan istek parça isteyip sadece komşu çocuğu ile yarışmak zorunda kaldığımız zamanlarda kalsaydık diyorum bazen.

Ezgi Akgül
Sosyolog – Yazar

Gerçek evliliğin tarifi nedir?

Gerçek evliliğin tarifi nedir?

Sancaktepe'de çöpte bebek cesedi bulunmuştu! Anneden kan donduran itiraf... 2

Sancaktepe’de çöpte bebek cesedi bulunmuştu! Anneden kan donduran itiraf…