Bilindiği üzere vücudumuz, uzun yıllar boyunca yaşamamıza yardım edecek şekilde tasarlanmıştır. Vücudumuzu korumak ve güzelleştirmek ise bize kalmıştır.
Vücudumuz, yolladığı bir takım belirtiler ve sinyaller ile bizimle konuşmaya çalışır ve yardıma ihtiyacı olduğunu söyler.
Eğer bu sinyalleri ve belirtileri zamanında fark edip önlem alabilirsek, vücut sağlığımızı koruyabiliriz. İnsanlar genellikle vücuttan gelen sinyallere şüpheci yaklaşırlar veya durumun farkında olmazlar.
Bunun sebebi ise vücuttan gelen bu işaretlerin çoğunun anlaşılması güç ve tespit edilmesinin zor olmasıdır.
Ancak eğer vücudumuzu dikkatli dinleyebilirsek bu durumu rahatlıkla çözebiliriz.
Vücuttan gelen işaretler konusunda en ufak bir şüpheye düştüğümüzde doktorlar sorunun ne olduğunu belirlemede bize yardımcı olabilir.
Ancak burada da sorumluluk yine bize aittir çünkü yapmamız gereken şey vücutta ortaya çıkan belirtileri görmezden gelmemek ve doktora gitmektir.
Bir çok insan bu belirtilerin geçici olduğunu düşünerek doktora gitmeye tenezzül etmez.
Bacaklara Kramp Girmesi
Her insan bir kere de olsa mutlaka şiddetli bir bacak ağrısı ile uyanmıştır.
Bacaklarda oluşan bu ağrılara kramp denir.
Kramp oluşmasının en önemli sebebi, ayaklara yeteri kadar kanın ulaşmamasıdır.
Bunun sebebi de ayaklara giden damarların daralmasıdır.
Krampların diğer bir sebebi ise omurilikteki sinirlere olan baskıdır.
Bu durumun kaynağı da uzun süreli yürüyüşlerdir.
Önlenemez Yemek Arzusu
Aşırı iştahın ana sebebi, temel besin maddelerinin eksikliğidir.
Örneğin; omega-3 eksikliği sonucunda kişide aşırı derecede peynir yeme isteği oluşur.
Az miktarda peynir tüketimi normalde oldukça sağlıklıdır ancak aşırı peynir tüketmek vücut için iyi değildir.
Diğer bir örnek ise glikoz eksikliğidir. Glikoz eksikliği durumunda yoğun miktarda şeker tüketimi isteği oluşur.
Aşırı iştahtan kurtulmanın en kolay yolu beslenme şeklini düzeltmektir. Ayrıca işlenmiş ve paketlenmiş gıdalardan uzak durulması gerekir.
Kuru Cilt
Özellikle kış döneminde kuru cilt oldukça yaygın olarak görülür.
Ancak kuru cilt sürekli olarak görülüyorsa, bir şeyler ters gidiyor demektir. Kalıcı kuru cilde yol açan etkenlerden bir tanesi sıcak su ile banyo yapmaktır.
Sıcak su insanlar için çok rahatlatıcı bir şey olsa da bir süre sonra cildinizi kurutmaya başlar.
Kuru ciltten kaçınmak için su sıcaklığını bir miktar azaltarak duş almanızda fayda var.
Kuru cilde yol açan diğer etken de sabun ve deterjanlardır.
Cildinizin hassaslık seviyesine bağlı olarak, kullandığınız sabunlar cildinizi kurutabilir. Böyle durumlarda en güvenli yol ise doğal sabun kullanmaktır.
Kuru cildi engellemek için bol bol fındık ve ceviz tüketebilirsiniz.
Kronik Baş Ağrıları
Çoğu baş ağrıları, yüksek miktarda su içilerek doğal yolla tedavi edilebilir.
Ancak kronik baş ağrıları daha sıkıntılı bir sorundur.
Kronik baş ağrılarının temel sebebi ise duygusal yoğunluk ve strestir.
Bu duygusal gerilim anksiyete ve depresyona yol açabilir. Eğer düzensiz uyku alışkanlığınız varsa da düzenli olarak baş ağrıları çekmeniz muhtemeldir.
Kırık Saç Uçları
Bu belirti daha çok kadınları etkilemektedir.
Bir kadın için saç kırıkları çok büyük bir problemdir.
Saç kurutma makinesi ve saç şekillendirme aletleri, saç kırıklarının oluşmasındaki temel etkenlerdir. Aşırı saç taramak da saç kırıklarına yol açabilir.
Ayrıca sıklıkla saçlarını boyayan kadınların da saç kırıklarından muzdarip oldukları görülmüştür. S
aç kırıklarını engellemek için beslenme programınıza sağlıklı yağları ekleyebilir ve düzenli olarak balık tüketebilirsiniz.
Kırılgan Tırnaklar
Kadınlar tırnaklarını süslü ve renkli göstermeyi çok severler.
Ojeler güzel gözükebilir ancak tırnaklarınıza zarar vermektedirler.
Ojelerin içerdiği kimyasal sonucu tırnaklarınız giderek kırılgan bir hale gelir.
Kırılgan tırnakların diğer bir sebebi ise sağlıksız beslenmedir.
Bunun dışında kırılgan tırnaklar vücudunuzda B7 ve biotin gibi önemli vitaminlerin eksikliğinin en büyük belirtisidir.
Ağız Kokusu
Eğer konuşurken çevrenizdeki insanlar rahatsız oluyorsa, sorun nefesinizde olabilir.
Sarımsak, soğan ve çeşitli baharatlar içeren ağır yemekleri yedikten sonra mutlaka ağız bakımı yapmalısınız.
Ağır kokulu olmasa bile yemeklerden sonra ağız temizliği yapılmazsa, ağzımızda kalan ve dişlerimizin arasına sıkışan yemek parçaları zamanla çürümeye başlar ve oldukça kötü bir koku yayar.
Ağzın kuruması da kötü kokuya yol açabilir.
Kokuya sebep olan şeylerin ağızdan atılması için salyaya ihtiyaç vardır ve salya eksikliğinden ağız kuruyarak etrafa kötü kokular saçabilir.
Şişkinlik Hissi
Şişkinlik hissi oldukça can sıkıcı bir histir.
Kendinizi sürekli miskin ve yorgun hissederseniz. Hareket etmeye bile takatiniz yoktur.
Bunun sebebi genellikle ağır yiyeceklerdir.
En kolay çözümü ise yemekleri yavaş yemektir.
Aşırı yağlı yemekler de şişkinlik hissi oluşturabilir çünkü bu yiyecekleri sindirmesi daha uzun sürer.
Eğer düşük mide asidiniz varsa yiyecekler düzgün bir şekilde sindirilemez. Bu da reflü ve mide gazına yol açabilir.