Bizi koruması ve bizimle ilgilenmesi gereken insanlar, aslında bizlere zarar verip, kendimizi kötü hissettirdiğinde ne olur? Yani, zararlı ebeveynlerin ortak özellikleri nelerdir?
Bazı ebeveynler, hata yapmanın da ötesine geçip, çocuklarının duygusal gelişimini etkileyen zararlı davranışlar da sergilerler. Bu durum, çocuklarını terk etmek veya ihmal etmek demek değildir. Bazen onlarla kurdukları iletişim ve ve otoritelerini hissettirme ihtiyacı, olumsuz bir şekilde vuku bulur.
Kimse Nasıl Ebeveyn Olacağını Bilerek Doğmaz
Tabii ki, insanlar, beyinlerine önceden programlanmış bir ebeveynlik el kitabıyla doğmuyorlar. Yeni doğan bebeğimiz ile birlikte, uykusuz geçen ilk gecelerle yüzleşmeli, onları nasıl idare edeceğimizi bilmeliyiz. Aksi takdir de, onları ağlamaktan alıkoyamayız. Ne yapacağınız konusunda ikilemde kalmanız ya da iyi bir ebeveyn olup olmadığınız konusunda şüpheleriniz olması gayet normaldir. İyi bir ebeveyn olmak için, sağlıklı bir şekilde, bağlılık, sevgi, anlayış ve sabır göstermek gerekir.
Ancak, tüm ebeveynlerin bu modeli takip ettiğini söyleyemeyiz. Zararlı ebeveynler bunun tam tersini yapar ve çocuklarının büyümesini engeller. Şimdi, birkaç örneğe bakalım.
En iyisi değilsen, yaşamıyorsun demektir
Bazı ebeveynler, çocuklarından mükemmeliyet isterler. Onları son derece ağır bir biçimde eleştirip, her şeyde mükemmelliğe ulaşmalarından başka hiçbir şey istemezler. Bu anne ve babaların çocuklarından beklentileri o kadar yüksektir ki, çocukların, en sonunda kendilerini aşağılanmış, endişeli ve hayal kırıklığına uğramış gibi hissetmeye başlarlar.
Bu ebeveynlik yöntemi, çocukları çok gergin ve endişeli yapar. Bunun da ötesinde, eğer ebeveynleri sürekli olarak çocuklarına yaptıkları hatalarını hatırlatırsa, yaşadıkları duygusal hasar daha da büyük olur. Aşırı baskı, çocukların kendi başarılarından tam olarak yararlanabilmelerini engeller.
Bu tür ebeveynler, genellikle çocuklarının profesyonel geleceğini de planlar. Bu, çocuklarını kontrol etmenin bir başka yoludur. Onları, onlar için yarattıkları hayatı yaşamaya zorlarlar ve kendi kararlarını vermelerine veya kendi yollarını çizmelerine izin vermezler.
Ya benimle ya da hiç kimseyle
Bu ebeveynler aşırı ve dürtüsel bir şekilde koruyucu davranır. Başlarına kötü bir şey geleceklerinden korktukları için, çocuklarının doğum günü partilerine veya sinemaya gitmelerine izin vermezler.
Yalnız kalmaktan korktukları için, çocuklarının da herhangi bir nedenle bağımsızlık kazanmalarına izin vermezler. Bu onların istedikleri şeyi yapmalarına izin vermenin daha iyi olacağı anlamına gelmez, ama çok fazla kontrol, tıpkı çok fazla özgürlük gibi, zararlıdır.
Çocuklar büyüdükçe, kendi kararlarını almak zorundadır. Evin dışına çıkmalarına izin vermek önemlidir. Fakat aşırı koruyucu anne babalar, diğer insanlarla birlikte olmak istedikleri için, çocuklarına, kendilerini suçlu hissettiriyorlar. Doğal olarak, bu durum ergenlikle, özellikle de yeni arkadaşlıklar ve ilişkiler kurmaya başladıklarında, daha da kötü bir hal alır.
Benden daha iyisi olabilir misin?
Anlaması ne kadar zor olsa da, bazı ebeveynler, çocuklarıyla rekabet eder. Örneğin, anneler ve kız çocukları arasında, fiziksel görünümleri bazındaki rekabeti veya oğullarının sporda onlardan daha kötü oldukları için alay eden babaları görmek gayet yaygındır.
Bu ebeveynlerin, genellikle kendi çocukluklarında hayata geçiremedikleri bir hayalleri ya da onlarla aynı şeyi yapan ebeveynleri vardır. Böylece, tüm bu zamanlarda biriktirdikleri hayal kırıklıklarını, çocuklarının üzerine yığarlar. Kendi talihsizlikleri için onları suçlayıp, öfkelerini serbest bırakmanın çok zarar verici bir yoludur.
Bana istediğimi ver
Zararlı ebeveynlerin başka bir örneği, bilinçli olsun ya da olmasın, çıkarcı bir tutum benimsemeleridir. Mesela çocuklarına “kimse sana benim gibi bakmaz” ya da “bu gece dışarı çıkma, anneni çok endişelendirdiğini zaten biliyorsun, bu geceyi hastahanede geçirmek istemiyorum” gibi laflar ederler.
Diğer insanların zayıflıklarını tespit etmede birer uzman olarak, kendi çocuklarının pahasına bile olsa, istedikleri her şeyi elde etme hakkına ve gücüne sahip olduklarına inanırlar. İstediklerini yapmalarını sağlamak için, çocukluğun masumiyetinden yararlanırlar.
Seni hiç üzmemişim gibi sev beni
Yaşamın ilk birkaç yılında, aile üyelerinin birbirlerine sağlıklı bir şekilde bağlanmasının önemini sıklıkla vurgularız. Bir çocuk ve ebeveynleri ile hayatlarındaki diğer önemli kişiler arasında geliştirilen bağ, daha sonraki gelişim aşamalarının çoğunu belirleyecektir.
Bu nedenle, ebeveynler çocuklarını sevgiden mahrum bırakıyor ve onlara önem verdiklerini veya kendileriyle duygusal bir bağ kurduklarını gösteremiyorsa, yansımaları çok ciddi olabilir. Aile dinamiği, sevgi ve güvene dayanmalıdır. Yoksa, çocuğun gelecekteki ilişkileri de çıkmaza girebilir.
Zararlı ebeveynlerin davranışları
Çocukların, aynı zamanda büyükleri taklit ederek öğrendiklerini de unutamayız. Bu nedenle, yetişkinlerde gördükleri tüm alışkanlıkları, gelenekleri ve davranışları kolaylıkla kendilerine uygularlar. İster eylem ister söz olsun, çocuklarınıza neyi aktardığınıza dikkat edin. Çünkü çocuklar, her şeyi bir çırpıda hazmedip, uygulamaya koydukları için, bunu zaman içinde tersine çevirmek zordur. Ebeveynler maalesef zararlı ebeveynler de dahil olmak üzere, çocukları için rol modellerdir.
Aynı şekilde, onlara sağlıklı alışkanlıkları öğretme gücüne de sahibiz; çocuklarımızı iyi beslemek, onlarla sık sık egzersiz yapmak, alkol ve diğer maddelerden uzak tutmak, sağlıklı bir düzende uyumak ve benzeri eylemler. Eğer bu alışkanlıklar, erken yaştan itibaren gelişmezse, zaten diğer rutinlere alışmaları da çok daha zor olur.
Elbette, her ailenin kendi koşulları vardır, ancak çocuklarınızı incitmek için herhangi bir mazeretin arkasına sığınamazsınız. Zararlı ebeveynler, çocuklarını yanlış şekilde yetiştirdiklerini ya da ciddi ve potansiyel olarak kronik bir zarara neden olduklarını fark etmezler, bu nedenle tanınma ilk adımdır.
Aklınızı Keşfedin…