Boğaz kanserinin erken teşhisi, bu hastalığın üstesinden gelme şansınızı büyük ölçüde artırır. Bu nedenle, taşıma riskiniz yüksek olmasa da, hastalığın ilk belirtilerini bilmeniz oldukça önemlidir.

Bu tip kanser, anormal hücre büyümesinin bir sonucu olarak yutak, gırtlak, yemek borusu ya da bademciklerin sağlığını tehlikeye sokar.

Herkesi etkileyebilir halde olmasına rağmen bu hastalığı geliştirme riski en yüksek olan insanlar, sigara içen ya da İnsan Papilloma Virüsünden (HPV) muzdarip kişilerdir.

Şu anda boğaz kanseri, en tehlikeli kanser türlerinden biri olarak kabul edilmektedir; çünkü belirgin semptomlara sahip olmaması, hastalığın erken teşhisinin önüne geçer.

Bunu dikkate alarak, sizinle bu yazı aracılığıyla erken teşhis için yararlı olabilecek bazı işaretleri paylaşmak istiyoruz.

Okumaya devam edin!

1. Ses kısıklığı ya da seste değişiklikler

Boğazda meydana gelen anormal hücre büyümeleri ses tellerinde başlayabilir; bu nedenle, bu hastalığın ilk belirtilerinden biri de ses tonunda oluşan kayda değer bir değişimdir.

• Üç haftadan uzun süren ses kısıklığı ya da seste meydana gelen ani bir değişiklik, doktora gitmeniz için yeterli nedenlerdir.
• Bu durum bazen, sigara ile ilişkili problemlerden ya da enfeksiyonlardan kaynaklanabilir; bununla birlikte, durumun kaynağı daha ciddi de olabilir.

2. Boğaz ağrısı

Basit bir boğaz ağrısını kanser belirtisi olarak düşünmek zordur. Bu tahriş sıklıkla, yaygın solunum yolu hastalıklarından kaynaklanır.

Bununla birlikte, kalıcı olduğu veya aralıklı olarak ortaya çıktığı zaman, problemin kaynağını bulmak önemlidir.

• Bu bölgede oluşan tümörler, bu semptomun tekrar tekrar meydana gelmesine neden olabilir. Yutkunma ya da bağırma sırasında ağrı daha yoğun bir hale gelebilir.

3. Ağız kokusu

Nefesiniz kokuyor ve itinayla uyguladığınız ağız hijyeni alışkanlıklarınızla birlikte ortadan kalkmıyorsa, bu durum daha ciddi bir problemin işareti olabilir. Hemen böyle bir sonuca varmak zorunda değilsiniz; ancak bu ihtimali görmezden de gelmemelisiniz.

• Bu hastalığa sahip olan hastalar nefes kokularını kontrol etmekte çok zorlanırlar. Bu durum, ağız gargarası ya da özel ağız hijyeni ürünleri kullanıyor olsalar bile devam edebilir.

4. Nefes almakta zorlanmak

Nefes darlığı olarak da bilinen nefes almakta zorlanma problemi, solunum yollarındaki bir tıkanıklığa işaret eden bir semptomdur.

• Bu problem ciddi bir enfeksiyondan kaynaklanabilir; ancak aynı zamanda mevcut tümörlerin bir işareti de olabilir.

5. Boyunda şişkinlik

Boyunda meydana gelen çıkıntıların kaynağı çeşitli olabilir. Bu durum özellikle, tümör boğazın etrafında bulunan lenf bezlerine yayılmayı başardığı için ortaya çıkma eğilimi gösterir.

• Bu semptom kanserin kötüleştiğine dair bir işaret olabileceği için, en kısa sürede bir doktora danışmak için iyi bir neden olarak görülmelidir.

6. Sürekli öksürme ihtiyacı

Solunum problemi ya da alerjisi olan hastalar, bağışıklık sisteminin yabancı bir maddenin varlığına cevabı nedeniyle tekrarlayan öksürüğesahip olur.

Solunum sisteminin bir parçası olan boğazda bir problem olduğunda bu durum daha da kronik bir hal alabilir.

• İlk başta problem, tahrişin eşlik ettiği kuru bir öksürük olarak ortaya çıkabilir. Daha sonra, tümör ilerlediği vakit, ülserlere ya da kanamalara neden olabilir.

7. Gürültülü nefes alıp vermek

Tümör erken tedavi edilmediği takdirde, kanserli hücreler bölünmeye devam eder ve tümörü çevreleyen dokularda şiddetli acıya neden olur.Bu hücreler sonuç olarak, solunum yollarında tıkanıklığa neden olurlar; bu da bireyin her nefes alış verişinde sese neden olur.

• Bu ses, laringeal darlık olarak bilinir ve ses telleri arasındaki açıklığın azalması sonucu ortaya çıkar.
• Hastalık erkenden tedavi edilmezse, kanser bu bölgeyi tamamen bloke edebilir; bunun sonucunda boğulma veya ölüme neden olabilir.

8. Yutkunmada güçlük

Boğaz kanseri olan hastaların çoğunluğu, yiyecekleri yutmada yaşadıkları güçlükten dolayı önemli derecede kilo kaybına uğrarlar.

Tümörler, yemek borusunun ağız kısmını daraltır ve yiyeceklerin burada sıkışmasına neden olur. Bu da, kaslarda güçsüzlüğe sebep verir ve asit reflünün oluşma riskini artırır.

Bu semptomları teşhis ettikten sonra, hemen bir uzmana görünmeniz çok önemlidir.

Doktor, sahip olduğunuz semptomların kapsamlı bir değerlendirmesini yaptıktan sonra, teşhisi doğrulamak için endoskopik muayene veya başka testler isteyebilir.

kaynak=saglıgabiradım.com