Dolandırıcılık yöntemlerine yapay zeka destekli ses klonlama uygulamaları da eklendi. Amerika’da bir anne, “Sesin kızıma ait olduğundan bir an bile şüphe etmedim” diyerek dolandırıcılar tarafından yapay zeka ile üretilen sese inandığını söyledi. Peki yapay zeka ile oluşturulan sesleri anlamak mümkün mü? Nasıl önlemler almak gerekiyor? Türkiye’den ve dünyadan yapay zeka dolandırıcılığı örneklerine dikkat çeken Doç. Dr. Ali Murat Kırık, önemli noktalara değinerek kullanıcıları uyardı. Avukat Mert Tekin ise, “10 yıla kadar hapis cezası var” diyerek alınması gereken tedbirleri anlattı.

Yapay zeka, son yıllarda gerçeğin ne olduğu konusundaki algıları değiştirmeye başladı. Sadece birkaç cümlelik bir ses örneği, kişinin konuşmasını kopyalayıp kötü amaçlar için kullanmaya yetiyor. Dolandırıcılar, yapay zeka yardımıyla, hedeflerine aldıkları kişilerin konuşmalarını taklit ederek yakınlarından para istiyor. Yapay zeka dolandırıcılığında örnekler saymakla bitmiyor. Doç. Dr. Ali Murat Kırık, “Sosyal medyada yüksek kaliteli ses ve fotoğraflar paylaşmak dolandırıcıların ekmeğine yağ sürüyor” diyerek önemli uyarılarda bulundu.

 

Amerika’da bir anne, dolandırıcıların sahte kaçırma girişiminde kullandıkları, kızının sesinin yapay zeka tarafından oluşturulan kopyasına “yüzde 100” inandığını söyledi. Jennifer DeStefano, bilinmeyen bir numaradan gelen telefonu açtı. 15 yaşındaki kızı Brie olduğuna inandığı kişinin “hıçkıra hıçkıra ağladığını” duydu.

“BİR AN BİLE ŞÜPHE ETMEDİM”

 

“Sesi duyduğumda kim bu diye hiç düşünmedim. Tamamen kızımın sesiydi, onun tonlamasıydı, onun ağlama şekliydi. Olayın ilginç tarafı kızım olduğundan bir an bile şüphe etmedim. Bu durum beni gerçekten derinden etkiledi.”

Daha sonra bir erkek sesi devreye girerek taleplerde bulunmaya başladı. Çocuğu kaçırmış gibi yapan kişi, kızı serbest bırakmak için önce 1 milyon dolar talep etti, daha sonra bu rakamı 50 bin dolara indirdi. DeStefano, kızının kaçırılmadığını eşini arayıp güvende olduğunu teyit edince anladı.

Doç. Dr. Ali Murat Kırık

 

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı ve Dijital İletişim Araştırmacısı Doç. Dr. Ali Murat Kırık, yapay zeka tarafından oluşturulan sahte ses ve görsellerin nasıl ayırt edilebileceğini posta.com.tr’ye anlattı.

 

Yapay zeka teknolojileri aracılığıyla üretilen sahte sesle ve görüntülerin, dolandırıcılıkta ve yasa dışı işlerde sıklıkla kullanılmaya başladığını belirten Doç. Dr. Ali Murat Kırık, “Yapay zeka aracılığıyla insanlar kandırılabilmekte ve şantaj yoluyla fidye talep edilebilmektedir. Örnek vermek gerekirse dolandırıcılar yapay zeka teknolojilerini kullanarak bir kişinin sesini taklit edebilir ve telefon görüşmesi yaparak kurum veya banka gibi güvenilir bir kaynak olarak kendisini tanıtabilir. Bu şekilde, kişilerin banka hesap bilgileri veya kişisel bilgileri elde edilebilir” dedi.

“BİR ANLIK DİKKATSİZLİK DOLANDIRILMANIZA NEDEN OLABİLİR”

 

Yapay zeka aracılığıyla sahte videolar üretilerek dolandırıcılık yapıldığına dikkat çeken Kırık, “Gerek Türkiye’de, gerekse dünyada bu tarz dolandırıcılık vakalarının yaşanmaya başladığı görülmektedir. Buna ek olarak yapay zeka aracılığıyla sahte videolar oluşturabilmekte ve bu sayede dolandırıcılar kişileri yanıltarak onları bir şeyler yapmaları konusunda ikna edebilmektedir. Kullanılacak sesler ve görüntüler makine öğrenmesi yoluyla işlenmekte, özel yazılımlar vasıtasıyla kişiler hedef alınmaktadır. Devlet kurumlarından, bankalardan, hastanelerden, okullardan ya da farklı kuruluşlardan aranıyormuş gibi yapılarak kullanıcıların kimlik bilgileri talep edilebilmektedir. Böylece banka ve kredi kartı bilgileri gibi kişiye özel verilere erişim anlık bir dikkatsizlik nedeniyle dolandırıcıların eline geçmektedir” diye konuştu.

35 MİLYON DOLARLIK SOYGUN YAPILDI

 

Türkiye’de ve dünyada yapay zeka dolandırıcılığının sıkça görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Ali Murat Kırık, örnekler üzerinden anlattı:

 

“Türkiye’de 2021 yılında Samsun’da sahibi bir iş insanına yönelik deepfake video hazırlanmıştı. Daha sonra WhatsApp üzerinden kendisiyle iletişime geçilerek hazırlanan müstehcen videonun ailesi ve çevresiyle paylaşılacağı belirtilerek şantaj yapılmış ve paylaşılmaması adına fidye talep edilmişti. Amerika’da ise bir annenin kandırılması hedeflendi. Yapay zeka kullanarak kızının sesini klonlayan dolandırıcılar senaryo hazırlayarak kızının kaçırıldığını iddia etti. Yine yapay zeka projesi olduğunu iddia eden bir dolandırıcı, 21 gün içerisinde yüksek miktarlarda yatırım getirisi vaadiyle 1 milyon dolarlık vurgun yaptı.”

“DİPLOMATIN ÖLÜMÜNE NEDEN OLAN KAZAYA KARIŞTINIZ”

 

Fidye dolandırıcılığının gelecekte karşımıza daha sık çıkabilecek sorunlar arasında yer aldığına dikkat çeken Kırık, sözlerine şöyle devam etti:

 

“Kanada’da 39 yaşındaki bir şahıs, ailesinin kendisini avukat olarak tanıttığı birinden telefon satın alıyor. Daha sonra arayan kişi, aile fertlerinin Amerikalı bir diplomatın ölümüne neden olan bir araba kazasına karıştığını ve hapiste olduğunu ifade ediyor. Aile ferdinin sesi taklit edilerek, bu sayede kripto para üzerinden ödeme yapılıyor ve şahsın ailesi dolandırılıyor.Bu olaya benzer bir örnek Birleşik Arap Emirlikleri’nde yaşandı. Yapay zeka teknolojisiyle uluslararası bir şirketin üst düzey yetkilisinin sesini taklit eden dolandırıcılar, 35 milyon dolarlık bir soygun yaptı. Bu sayılan vakaların sayısı oldukça yüksek. Dolandırıcılar, Almanya merkezli bir şirketin üst düzey yöneticisinin sesini yapay zeka tabanlı bir yazılımla taklit ederek kendi hesaplarına yüklü bir ödeme yapılmasını sağladı.”

HER ZAMAN ŞÜPHEYLE YAKLAŞILMALI

 

Yapay zeka tarafından oluşturulan sahte ses ve görselleri ayırt etmenin oldukça zor olduğunu dile getiren Kırık, “Sahte içerikleri ilk bakışta ayırt edebilmek oldukça zordur. Özellikle bir ses kaydında arka planda farklı sesler varsa bu ses ve görüntünün yapay zeka ile oluşturulması kuvvetle muhtemeldir. Görüntülerin bazı noktaları sabit, bazı noktaları değişkense bu içeriğe de şüpheyle yaklaşılmalıdır. Yapay zeka ile oluşturulan deepfake videolarda yüz ifadeleri, jest ve mimikler, kişinin gözlerinin hareketi ve diğer ince detaylar gerçek görüntülerden farklı olabilmektedir. Bu sebepten ötürü görüntüleri ve sesleri bir çırpıda incelemekten ziyade uzun uzadıya bakmak dinlemek ve izlemek önemlidir” diye konuştu.

“DOLANDIRICILARIN EKMEĞİNE YAĞ SÜRÜYOR”

 

Yapay zeka tarafından oluşturulan sahte seslerde gerek ses tonu ve gerekse de sesin ritmi açısından farklılıklar olabileceğini belirten Kırık, “Sahte içeriklerde bazı ifadeler aniden kesilebilmektedir. Özellikle sosyal medyada infial oluşturacak bir görsele ya da sese her zaman şüpheyle yaklaşılmalı, kaynak kontrolü ve içerik karşılaştırması sağlanmalıdır. Sosyal medyada yüksek kaliteli ses ve fotoğraflar paylaşmak da ister istemez dolandırıcıların ekmeğine yağ sürebilmektedir” ifadelerini kullandı.

 

Doç. Dr. Ali Murat Kırık, yapay zeka dolandırıcılığına karşı dikkatli olunması gerektiği konusunda uyardı:

 

“Arkadaşınız ya da yakınınız olduğunu belirten dolandırıcılar genelde özelden ya da bilinmeyen numaralardan arama işlemi gerçekleştirmektedir. Bu sebeple aniden açılan telefonlarda numara mutlaka kontrol edilmeli, hiçbir bilgi verilmemelidir. Özellikle bankalar ve kurumlar personellerini eğitmeli, yapay zeka dolandırıcılığına karşı bilgilendirmelidir. Bununla birlikte cihazlarımızdaki yazılımları güncel tutmalı, uygulamalardaki şifre güvenliği göz ardı edilmemelidir. Son dönemlerde yapay zeka ses ve görüntünün tespitini sağlayan analiz uygulamalarının gelişimi de dolandırıcılarla mücadele noktasında katkı sunacaktır.”

HUKUKİ SÜREÇ NASIL İŞLİYOR?

 

Son dönemde gündem olan yapay zeka teknolojisinin insanların hayatını kolaylaştırdığı kadar hukuki açıdan birtakım tehlikeleri de bünyesinde barındırdığına dikkat çeken Avukat Mazlum Mert Tekin, yapay zeka kullanılarak yapılan dolandırıcılık eylemlerinde izlenilmesi gereken yolları anlattı.

 

GERÇEĞİNDEN AYIRT EDİLEMİYOR

 

Günümüzde ünlülerin, politikacıların ve kamu kuruluşlarında çalışan kişilerin ses ve görüntüleri kullanılarak sanal ortamda sahte videolar hazırlandığını ifade eden Avukat Tekin, “Bu videolar neredeyse gerçeğinden ayırt edilememektedir. Yapay zeka kullanılarak toplumda infial yaratacak videolar üretmek, sahte reklam ile haksız menfaat kazanmak gibi birçok mağduriyetle karşı karşıya kalma yaratılma ihtimali söz konusudur. Bu nedenle öncelikle kişilerin izledikleri videoların ya da dinledikleri seslerin doğruluğunu teyit etmesi önem arz etmektedir” dedi.

Bunların yanı sıra yapay zeka dolandırıcıların kişileri bireysel olarak da hedef aldığını söyleyen Avukat Tekin, “Yapay zeka teknolojisi ile kişilerin sosyal medyada paylaştıkları video veya ses kayıtlarından alınan örnekler aracılığıyla dolandırıcılar tarafından kurulan senaryolar hayata geçiriliyor. Bu şekilde eş, çocuk, akraba gibi kolayca güven kazanacak kişilerin yapay zeka ile sahte videoları üretilerek kendilerine maddi menfaat temin edilmeye çalışılmaktadır. Bu yolla kişilerin güveni kazanılarak hem banka hem de kişisel bilgileri çalınabilmektedir” diye konuştu.

 

10 YILA KADAR HAPİS CEZASI VAR

 

Üretilen sahte içeriklerle birlikte vatandaşların psikolojik olarak baskı altına alınarak manipüle edilebileceğine dikkat çeken Avukat Tekin, “Bu manipülasyon yöntemlerinden sıklıkla kullanılanı kişilerin yakınlarının bir ceza soruşturmasına maruz kaldığı veya maddi olarak zor bir durumda olduğuna ikna edilmeleridir. Dolandırıcılar oluşturdukları sahte video ve aramalarla kişilerin yakınlarının zor durumda olduğunu düşündürtmekte ve korkuyla hızlıca eyleme geçmeleri amaçlanmaktadır. Bu durum dolandırıcıların işini kolaylaştırmaktır. Bu sebeple kişilerin öncelikle kendisi veya yakınlarının e-devlet uygulaması ile hakkında açılan icra ve ceza dava dosyalarını sorgulamaları çok önemlidir” ifadelerini kullandı.

 

Dolandırıcılık eylemlerinde 10 yıla kadar hapis cezası verildiğini belirten Avukat Tekin, önleyici tedbirlerin alınması gerektiğini anlattı:

 

“Bilişim sistemleri kullanılarak gerçekleştirilen bu tür eylemler dolandırıcılık suçunun nitelikli halini oluşturmakta olup Türk Ceza Kanunu’nda söz konusu suçun alt sınırdan 4 yıl üst sınırdan ise 10 yıla kadar hapis cezası vardır. Değişen ve gelişen dünyada kötü niyetli kişilerin kullandıkları yöntemler de değişmektedir. Yapay zeka bunlardan sadece biridir. Bu nedenle hukuk sistemimizin çağın getirdiği yeniliklere ayak uydurarak geliştirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması büyük önem arz etmektedir.”