İnsanlar genellikle çocukluk deneyimlerinden etkilenirler. Çocuklarınızı acı verici deneyimlerden nasıl koruyacağınızı öğrenmek için bu makaleyi okuyun.

Çocukluğunuzdaki duygusal yaralar bugün sizi hala etkiliyor mu? Bazı olumsuz çocukluk deneyimleri, genç ve yetişkin yaşlarda ruh sağlığınızı etkileyebilir. Çocukluk deneyimleri yetişkin kişiliğin geliştirici faktörlerini belirler. Çocuklukta, kim olduğunuzu ve yaşamla nasıl karşılaştığınızı kısmen tanımlarsınız.

Çocukluk dönemindeki duygusal yara, değişen yıllar boyunca sizi yaralayan kötü deneyimlerin sonucudur. Bu olaylar uzun zaman önce gerçekleşmiş olsa da, insanların hayatlarına izler bırakır. Bu yüzden hala yetişkin olarak çözülmemiş çocukluk korkularına sahipsiniz.

Bu nedenle, çocuklarınızın duygularını yönetmelerine ve korkularını aşmalarına yardımcı olmak çok önemlidir. Ebeveyn olarak, çocuk yetiştirmenin tamamen bir ekip çalışmasıyla ilgili olduğunu anlamalısınız.

Çocukluk dönemindeki duygusal yara nedir?

Yetişkinlerdeki bir çok psikolojik sorun, çocukluk döneminde yaşanan duygusal travmaya dayanmaktadır. Çocukluk döneminde yaşadığınız deneyimleriniz, kişiliğinizi ve yaşamdaki farklı durumlara karşı tavrınızı etkiler.

Eğer bu deneyimler travmatik ise ve çok fazla ıstıraba yol açtıysa, yetişkinlik döneminde bu korkuların size karşı olan şansı olacaktır. Aynı şekilde, bazı stresli durumlarla karşılaştığınızda çocuk gibi tepki gösterebilirsiniz.

Çocukluk döneminde travmatik deneyimler yaşarsanız, küçük düşürülmüş, ihanete uğramış ya da düşük bir öz saygı sahibi olan çocuğunuz ortaya çıkar ve en derin korkularınızı ortaya çıkarır. Bu nedenle, bu duygusal yaraların hala içinde yaşamanız ve bugün sizi etkilemesi normaldir.

1. Aşağılamak

Sınıf arkadaşlarınız, aile fertleriniz veya akrabalarınız, çocukluğunuz sırasında sizin belirli özellikler veya tavır ve hareketleriniz ile eğlendiyse, bu çok sayıda konuyu içeren içe dönük bir kişiliğe sahip olmanıza neden olmuş olabilir. Yıkıcı eleştirinin kurbanları, başkalarının yaptıklarından muzdarip olmasını isteyen acımasız insanlara dönüşebilir.

2. Terk edilme korkusu

Terk edilmiş çocuklar, boşluklarını yetişkinler olarak doldurma yollarını aramaya eğilimlidirler. Bu yüzden arkadaşlarını, partnerlerini veya akrabalarını sık sık terk ederler ya da ilk önce terkedilme korkusuyla bir şeyler yapmaktan geri dönerler. Şöyle diyorlar: “Beni terk etmeden önce seni ben bırakacağım”, “Eğer gidersen, geri dönmesen iyi olur” veya “Kimse sırtımı kollamazsa neden buna katlanmalıyım?”

Terk etme sorunları olan insanlar, reddetme korkuları, bireysel duvarlar, yalnızlık ve özellikle fiziksel temas korkusu üzerinde çalışmalıdır.

3. Özgüven problemleri

İyi bir benlik saygısı çocukluk döneminde, özellikle de hane içinde gelişir.

Çocuklarınızı kabul etmiyor ve onları oldukları gibi sevmiyorsanız, beklentilerinizi karşılamak için değişmesi gerektiğini hissedeceklerdir.

Her çocuğun onları benzersiz ve farklı kılan bazı özellikleri ve yetenekleri vardır. Çocuğunuz size kendileriyle gurur duymalarını sağlayan bir başarı gösterdiğinde, sevginizi sevgi dolu bir jestle ifade edin. Bu şekilde, çocuğunuz sizi sevdiğini ve saygı beslediğini bilecektir. Bu onların öz saygılarını artıracak ve kendileri hakkında kendilerini daha iyi hissettirecek.

Düşük benlik saygısı olan insanlar genellikle kararsız, tembel, cesaret kırıcı, kötümser ve kolayca utanırlar. Bu nedenle çocuklarımızda çocukluk döneminden itibaren iyi bir benlik saygısı geliştirmek son derece önemlidir.

4. İnsafsızlık

Bir çocuk kusurları nedeniyle sürekli olarak haksız veya abartılı bir şekilde cezalandırıldığında, güvensiz bir kişi olarak büyürler. Haksızlık, sizi hayata çok olumsuz bir bakış açısıyla karşı karşıya bırakabilecek duygusal bir yaradır. Ayrıca, çocukluk döneminde adil davranılmayanlar, etraflarındaki her şeyi eleştirirler.

5. Ayrılma kaygısı

Çocukluk döneminde, yalnızlıktan ya da anne babadan uzak olma korkusu, biraz sevgi elde etmek için her şeyi yapan ihtiyaç sahibi yetişkinleri ortaya çıkarır. Ayrılma anksiyetesi olan insanlar genellikle utangaç, güvensizdirler ve itaatkar değillerdir.

6. İhanet

Ebeveynler çocuklarına verdikleri sözleri tutmazlarsa, yetişkinler kadar güvensiz ve çekilmez olabilirler. Saygı ve sadakat, bu yetişkinleri gelecekte daha güvenli hale getirecek önem arz eden değerlerdir. Bir çocuğu kandırmak naifliklerini alıp kötülükle değiştirir. Bunu istemezsiniz değil mi?

Sonuç

Çocukluk çağındaki duygusal yara, gördüğünüz ve hayatla yüzleştiğiniz yolu belirler. Çocuklarınızın duygusal travma ile büyümelerini istemiyorsanız, onların yetiştirilmesinde çok dikkatli olmalısınız. Bunun çocukluk döneminde aktif bir rol oynaması ve bu sorumluluğun üçüncü bir tarafa devredilmemesi çok önemlidir.

Her çocuğun benzersiz olduğunu ve yeteneklerini kendi hızlarında geliştirdiğini unutmamalısınız. Böylece, onları arkadaşlarıyla veya sınıf arkadaşlarıyla asla karşılaştırma içinde olmamalısınız. Çocuğunuzun bir şeyi değiştirmesini istiyorsanız, onları haksız bir şekilde cezalandırmadan davranışlarını yansıtmaya teşvik etmelisiniz.

Son olarak, her ebeveynin çocuklarıyla iletişim hatlarını açık tutması ve bunu sürdürmesi görevidir. Böylelikle, korkularınızı veya endişelerinizi sizinle tartışmak için kendilerini güvende hissederler ve böylece onların sorunlarını daha hızlı çözmenize izin vermiş olursunuz.

Kaynak:https://sagligabiradim.com/cocukluk-donemindeki-6-duygusal-yara/?utm_medium=post&utm_source=website&utm_campaign=featured_post