Kadın kadına destek olmalı, köstek değil.
Maalesef yapıyoruz bunu, acımasızca eleştirebiliyoruz. Unutuyoruz çektiğimiz tüm zorlukları yükleniyoruz.
Belki de senin kadar güzel bir hamilelik geçirmedi,
Belki senin kadar güzel bir anneye sahip olmadı,
Belki de eşi destek olmadı,
Her annenin farklı bir hayatı var, herkesin içinde bambaşka yaşadıkları var.
Ve her çocuk çok bambaşka.
Evladı yanında sen bir anneye öğüt vermeye, akıl vermeye çalışıyorsan bu o anne için iyileştirici değil yıkıcı olacaktır.
Ne demek “sen yapamazsın ver bakayım, tutmayı bile beceremiyorsun ” demek.
“Terbiye edememişsin”
“Ah bu benim evladım olsaydı”
“Ay Allah sabır versin nasıl dayanıyorsun bu çocuğa”
Yapmayın tüketmeyin annenin gücünü. “Çok güzel bir annesin, güçlüsün belli ki evladında senin gibi mücadeleci, hareketli, koşmayı da seviyor, güzel güzel beslenki onun enerjisine yetişebilesin” ( ay ne yaramaz bu, iyi ki böyle bir evladım yok) değil.
Herkes öğrenir, hele ki anne evladı için en iyisini öğrenir siz hiç merak etmeyin.
Hiç kimseye bir başkası yanında verilen öğüt, öğüt değil meydan okumadır.
Bırakın öğüt vermeyi, bir de annenin Annelik onuru ile oynarsanız… Tamamdır anneyi her yönü ile kaybettik.
Bildiği her şeyi eline yüzüne bulaştırmaya başlamıştır o anne ya da doğru bildiği şeyi de unutmuştur.
Peki ya evladı gözünde kötü duruma düşen anne otoritesini tekrar kurmak için ne yapacak der siniz?
Kimseye çıkmayan sesini çocuğa çıkaracak, kimseye kalmayan elini belki çocuğa kaldıracak.. Sonrası vicdan azabııı.
Burada suçlu kim? Anne mi?
Annelik iç güdüseldir, her ne kadar içgüdüsel olsa da bırakın deneyimlesin tazecik anne.
Her çocuk ayrı bir tecrübe, ayrı bir yolculuk
Hiç diyeceğiniz bir şey yoksa kötü söz de söylemeyin, tebessüm edin yeter. B
en konuşmadan durmam diyenlere de sesleniyorum yeni doğum yapan, yeni anne olmuş birinin yanında bulunmayın.
Psk. Danışman Gül Öztürk