Halk içinde ‘takıntı’ olarak adlandırılan Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), çocukluk çağından itibaren her yaşta görülebilen mühim bir psikiyatrik hastalık. Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Nigar Aliyeva, pandemide takıntılara karşı alınabilecek önlemler hakkında informasyon verdi.

Normal olarak her yaşta insanların bazı takıntıları olabilir. Bu takıntılar kişinin yaşamını etkilemiyorsa, yaşam standardını düşürmüyorsa, yapması ihtiyaç duyulan düzgüsel işlevleri engelleyecek hale gelmemişse hastalık boyutundan bahsedilmez.
Sadece işlevselliği bozar hale ulaştığında bilhassa çocuğun okul yaşamını, derslerini, dost ilişkilerini, toplumsal yaşantısını, aile ilişkilerini negatif etkiliyorsa Obsesif Kompulsif Bozukluk’tan (OKB) bahsedilmektedir ve tedavi edilmesi gerekir.
OKB emareleri “kirlenme korkusu ve aşırı temizlik takıntıları, tertipli ve bakışımlı olma, kişinin kendisinin yada başkalarının zarar görmesine ilişkin düşüncelere kapılması, devamlı bir şeyleri denetim etme ihtiyacı, kompulsif olarak belirli kalıplarda sayma, ciddi bir hastalığının bulunduğunu düşünme” olarak sıralanabilir.

Kurnaz aşama kaydediyor!

Yaşadığımız pandemi sürecinin, dünya genelinde yapılmış bazı çalışmalarda çocuk ve gençlerde OKB belirtilerinin artmasında risk oluşturduğu gösterilmektedir. Çocukluk döneminde OKB’nin tanınması daha zor olabilir. Bunun sebeplerinden biri OKB’nin kurnaz başlangıçlı olması ve ailenin başlama periyodunu gözden kaçırmasıdır.

Sadece OKB’nin, prognoz açısından çocukluk yaşlarında başladığı vakit, gelişimsel süreç içinde daha ağır ve uzun seyrettiği gözlenmektedir. Bundan dolayı çocukluk döneminde OKB emareleri var ise bir an ilkin müdahale etmek gerekir.

Bu önerilere dikkat!

Ufaklıklara sık sık elleri yıkama, dezenfektanla temizleme, ateş ölçme benzer biçimde önerilerde bulunulmamalıdır. Bilimsel yazı ve kılavuzlardaki önerilere dikkat etmek kafi olmaktadır.

Evlatların tekrarlayıcı şekilde sordurulmuş olduğu ‘Ellerim temiz, değil mi? Hastalanmam, değil mi? Virüs olan bölgelere dokunmadım, değil mi? benzer biçimde tekrarlayan sorularına bir tek bir kez yanıt vererek kaygı ve obsesif düşüncelerini pekiştirmekten kaçınmak gerekmektedir.

Çocuğun yaşına uygun bir halde somut olarak hastalıkla ilgili informasyon verilmelidir. Evlatların bu süreci doğru bir halde öğrenmesi, sorularının açık ve net bir halde somutlaştırılarak cevaplanması kaygılarını mühim seviyede azaltacaktır.

Minik yaşlarındaki çocuklarda bilhassa el yıkama, toplumsal mesafenin önemi, maske takma ve sokağa çıkma yasağı benzer biçimde mevzular oyunlaştırılarak, hikayeleştirilerek anlatılabilir. Bu zamanda de Covid-19 ile ilgili basın gösterim organlarındaki haberleri devamlı izlemek ve evde tartışmak doğru bir yaklaşım olmayacaktır.

Tedavi çocuğun yaşına bakılırsa değişebiliyor

Minik çocuklarda oyun terapisi, destekleyici terapiler, ailelerle işbirlikçi tutum işe yararken; daha büyük çocuklarda OKB’de bilhassa obsesif düşüncelerin ve kompulsiyon davranışlarının giderilmesi için ilaç kullanma gerekliliği ortaya çıkabilir.

Çocukluk döneminde OKB’de bir taraftan kullanımları son aşama güvenli ve kontrollü olan ilaçlar seçilerek tedavi edilirken, öteki taraftan da çocuğun yaşına uygun terapi yöntemi yapılması en etkin tedavi seçeneği olmaktadır.

Çocuğun, hekimi tarafınca tavsiye edilen ilaçlarını tertipli bir şekilde, tavsiye edilen doz ve süre süresince almasına itina gösterilmeli, bu süreçte çocuğa her adımda destek olup başarılarına pozitif geri bildirimde bulunulmalıdır.

Pembenar